Annecy Gölü

Annecy Gölü

Sevgili okur arkadaşım, bugün sana Avrupa’da gördüğüm en temiz göllerden biri olan Annecy Gölü hakkında yazmak istiyorum. Hayatımda beni en çok etkileyen göllerden birisi oldu burası. Ayrıca etrafında insanı masal diyarlara götüren birçok saray ve dağ köyü mevcut. Buraya arabayla gelmeni tavsiye ederim çünkü buraya kadar gelmişken, Leman Gölü, La Clusaz, Mont Blanc ve Yvoire gibi komşu lokasyonları gezmeden dönmemelisin. Ayrıca gölün etrafında en az iki tur atman lazım çünkü harika manzaralara ev sahipliği yapıyor.

Öncelikle nerede kalınır sorusuna cevap verelim. Gölün etrafında bir sürü otel ve köy var. Ancak şehir içi kalabalık olur dersen ve bir de araban varsa ‘La Clusaz’ kentinde kalmanı tavsiye ederim. İsviçre dağ köylerini andıran bir havası var. Ayrıca araba ile Annecy Gölü’ne mesafesi yaklaşık yarım saat. Eğer kışın gideceksen, kayak takımlarını da al çünkü burası aslında bir kayak merkezi:)

Annecy Kenti

Annecy Gölü’nün kuzeyinde kalan kent, harika restoranlar ve kafeler ile çevrili. Ayrıca kentin kendisi ile özleşmiş ve yapım tarihi 12.yy’a kadar dayanan Palais de I’Isle isimli yapıyı da gezmeni tavsiye ederim. Bu bina geçmişte kentin başkanına aitmiş ve zaman içinde nezaret, karantina ve depo gibi amaçlar için kullanılmış. Şu anda müze olarak hizmet veriyor. Palais de I’Isle binasını gezdikten sonra kentin kalesine de çıkmanı tavsiye ederim. Kalenin içinde güzel bir koleksiyon var. Hatta kaleye çıkarken de, güzel sokaklardan geçeceksin.

Palais de I’Isle

Kentin içinde görmen gereken yerlerden biri de Pont des Amours isimli köprü olmalı. Buranın da eşsiz bir göl ve dağ manzarası var. Ayrıca bu köprünün hemen yanında bot veya kayık kiralayabilirsin. Kesinlikle tavsiye ederim. Böylece açılıp yüzmekten de çok keyif alacaksın. Bu gölde yüzmek çok keyifli…

Pont des Amours

Annecy Gölü Manzarası

Annecy Gölü beni neden bu kadar etkiledi diye soruyorum uzun zamandır. Sanırım en büyük sebep, manzarası. Aşağıda gördüğün manzara, birçok noktadan sadece bir tanesi. Vue sur le lac d’annecy diye aratabileceğin bu alanda oturmak gerçekten çok keyifli. Sabah vakitlerinde paraşütle uçmak da mümkün. Hemen arkası ise harika bir dağ manzarasına ev sahipliği yapıyor. Manzaraya en hakim tepede de bir kafe mevcut. Park yeri de yeterli ama buraya gelirken yol kenarında başka yerlerde de durmak ve manzaranın tadını çıkarmak isteyeceksin.

Vue sur le lac d’annecy

Gölün etrafında, başlıca Duingt Şatosu ve Menthon-Saint-Bernard Şatosu gibi çok güzel şatolar da var. İki şato da çok güzel. Biz Duingt Şatosu kenarındaki parkta, öğle yemeğimizi yerken müthiş keyif aldık. Sana da tavsiye ederim. Buranın hemen yanında plaj da var. Eğer yaz günü geldiysen aklında bulunsun.

Chateau de Duingt

Bu arada Annecy Gölü’ne kadar gelmişken, Leman Gölü kenarındaki masalları andıran kıyı kenti Yvoire’i de gezmeni şiddetle tavsiye ederim. Özetle biz Annecy Gölü’nü çok sevdik ve sanırım bir daha geleceğiz:)

Az bilinen rotalarım hakkında daha fazla okumak istersen, bir link bırakıyorum:)

Be the first to comment

Leave a Reply

Your email address will not be published.


*