Porto Venere, gezip gördüğüm yerler arasında aklımda kalan bir rota oldu. Aslında Pisa ve Toskana bölgesini gezmek için yola çıkmıştık. Ancak hem fazladan birkaç günümüz daha olması hem de Toskana hava durumunun yağmur göstermesi sebebiyle, direksiyonumuzu bir UNESCO mirası olan Porto Venere kıyılarına kırdık. Çok da iyi bir şey yaptığımızı, henüz arabamızı park etmeden anlamıştık.
Porto Venere, İtalya’nın Ligurya bölgesinde ve La Spezia iline bağlı bir sahil kasabası. Cinque Terre köylerine oldukça yakın. Eğer bu bölgeye gelirseniz, kesinlikle bu kasabaya uğramadan dönmeyin derim. Porto Venere’ye otobüs veya kara yolu ile ulaşabilirsin. Hatta buradan Cinque Terre’ye deniz yolu ile de devam etmek mümkün.
Kasabanın meydanında harika çay bahçeleri ve restoranlar bulunmakta. Meydandan sahil boyuna baktığında, harika bir manzaraya sahip olan bir tepe ve üzerinde de Castello Doria boy göstermekte.
Doria Kalesi
Yapım yılı tam olarak bilinmeyen bu kaleye, meydandan hafif eğimli bir tepeye tırmanarak ulaşabiliyorsun. Evler arasından uzanan merdivenleri de geçtikten sonra, kaleye ve onun önüne serilmiş olan San Pietro Kilisesinin büyüleyici manzarasına kavuşuyorsun.
Kaleden ilk olarak 1139 yılında bahsedilmiş. Kale aslında iki aşamada yapılmış ve şu anki haline kavuşmuş. Konumu nedeniyle, Genova ve Pisa arasındaki savaşlarda sürekli hedef olarak seçilmiş. Manzarası ise harika:)
San Pietro Kilisesi
Doria Kalesi’ne ulaştığında karşına San Pietro Kilisesi ve onun eşsiz manzarası çıkacak. Bu kilise aslında, Venüs adına yapılmış bir pagan tapınağının üzerine inşa edilmiş. Kilisenin yapım yılı 1198 olarak biliniyor. Kilisenin planı, 5. yüzyıl Süryani geleneğine göre tasarlanmış.
Kilisenin hemen alt kısmında ise yine büyüleyici bir güzellikle olan Grotta di Lord Byron mağarasını görüyorsun.
Grotta di Lord Byron
İngiliz romantiklerinin öncülerinden, Lord Byron’un vakit geçirdiği ve bolca meditasyon yaptığı kayalıklar şeklinde tanımlayabilirim burayı. Ulaşmak çok kolay, kilisenin yan tarafından bir merdiven ile inebilirsin.
Burada meditasyon yapmak gerçekten iyi fikir. Nirvana’ya ulaşmak gerçek bir şey ise, burası en iyi mekanlardan biri.
Bana kalırsa Porto Venere, en az Cinque Terre köyleri kadar belki de daha çok etkileyici bir kasaba.
Diğer az bilinen rotalarımı görmek istersen, bu linke tıklaman yeterli:)
1 Trackback / Pingback